Kitabın Adı: Biz, Ölümlüler
Yazarı: Patrick Ness
Yayın Evi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 260
Puanım: 4/5
Arka Kapak |
Ya seçilmiş kişi değilseniz?
Ya zombilerle, ruh emici hayaletlerle ya da o mavi parlak gözlü, ölüm getiren, yeni çıkan şey her ne ise onunla savaşması gereken kişi değilseniz?
Ya sadece liseden mezun olmak, baloya gitmek ve birileri okulu tekrar havaya uçurmadan Henna'ya çıkma teklifi etmek isteyen Mickey gibiyseniz?
Çünkü bazen her hafta bir yenisi yaşanan krizlerden daha büyük sorunlar da vardır ve bazen sıradan hayatınızdaki sıradışı şeyleri keşfetmeniz gerekir.
Dağ aslanları en yakın arkadaşınıza tapıyor olsa bile.
'... Seni iyileştirmek, teklifi kabul etmeye değerdi.Bırakıp gitmeye değerdi. Ya seni acı çekerken görmek ya da arkada bırakmak gibiydi.'
'Herkes seçilmiş kişi olmak zorunda değil. Herkes dünyayı kurtaran adam olmak zorunda değil.Pek çok insan sadece hayatı ellerinden gelen en iyi şekilde yaşamak, kendileri için iyi olan şeyleri yapmak, iyi arkadaşlar edinmek, hayatlarını daha iyi hale getirmek, insanları doğru düzgün sevmek zorunda. En başından beri dünyanın bir anlamı olmadığını bilse de, yine de mutlu olmanın bir yolunu bulmak zorunda.'
Bu zamana kadar hep seçilmişlerin hikayesini okuduk.. Hep onların gözlerinden gördük bu doğaüstü olayları.. Peki bu olaylar olurken seçilmiş olmayanlar ne yapıyordu?
Biz bir kitabı okurken, ya da bir filmi izlerken hep ana karakterlere odaklanıp dünyayı kurtarmalarını ve sivilleri korumaya çalışmalarını okurken ya da izlerken o sivillerin bakış açısıyla bakmış mıydık olaya? Tabiki bu kitaba kadar bakmamıştık. Çevremizde olaylar oluyor ve bizim yaptığımız şey mezun olmak çünkü biz indie çocuk değiliz.. Liseden mezun olup üniversiteye gidip sevdiğimiz kıza-erkeğe açılmaya çalışıyoruz çünkü bizim zorluklarımız da bunlar.. Ve biz bunlarla hayatta kalmaya çalışıyoruz.
Patrick Ness o kadar güzel anlatmış ki.. Olayın diğer yönünü öyle samimi göstermiş ki her zaman olmak istediğim seçilmiş kişi olmak pek de havalı gelmedi. Yazarın daha önce kitaplarını okumadım ama kalemini çok sevdim. Öyle akıcı yazıyor ki kitap elinizde akıp gidiyor. Konuyu işleyiş tarzı da cabası o akıcı anlatıma. Bizim hayatta kalmamız bile başarı sayın indie çocuklar siz dünyayı kurtarmaya devam edin..
Arkadaşlığı, gençliği, problemi olan insanların çevresindeki olayları nasıl gördüğü çok tatlı bir dille anlatılmış. Mikey'nin olaylara karşı verdiği tepkiler, kendi kafası içine saplanıp kalması bence güzel aktarılmış. Çok da kalın olmayan elde su gibi akıp giden bu kitabı ben sevdim.
Bu kitapla Patrick Ness okumuş olup en kısa zamanda Canavarların Çağrısını da okuyayım bari :)
0 yorum:
Yorum Gönder